DJ Gülbahar Kültür - "Turkish Pop Hits Volume III"



1965 yılında Ordu’da doğan Gülbahar Kültür, 1979'dan bu yana Almanya’nın Bremen eyaletinde yaşıyor. Babası vakti zamanında Almanya’ya çalışmak üzere giden Türk işçilerdenmiş. Bremen Üniversitesi’nde Alman Dili ve Edebiyatı ve Kültür Bilimleri bölümlerini bitirmiş ve sonrasında serbest gazetecilik, yazarlık ve yeminli tercümanlık yapmaya başlamış.




Yabancı bir ülkede, o ülkenin kendi dilinde yazıyor ve yazdıklarıyla kabul görüyor olmanın handiyse imkansızlığının üstesinden gelebilmiş biri Gülbahar Kültür. 1993 yılından beri Berlin Kadın Yazarlar Birliği, 1994 yılından beri de Alman Yazarlar Sendikası üyesi. Hem Almanca hem de Türkçede yayımlanmış bir çok kitabı, şiirleri ve çevirileri var.


1999'dan bu yana WDR-Funkhaus Europa radyosu için iki saatlik müzik bir programı hazırlamakta olan Gülbahar Kültür, müzikle olan bağını “Dj”lik yaparak da sürdürürken, bir yandan da yıllardır dünyanın dört bir yanından derlediği müzikleri bir araya getirdiği şahane albümlere imza atıyor.  


“Oriental Garden”, “Latin Garden”, “Gypsy Garden”, “African Garden”, “Asian Garden” serileri ve çeşitli ülkelerin şarkılardan derlenmiş “Made In ….” serisi ile bu konuda hatırı sayılır bir isim yapmış durumda. Tamamen Türkçe şarkılardan oluşan “Made In Turkey” serisi ise hiç Türkçe müzik dinlememiş bir çok Avrupalıya ilk kez Türk popu dinleten albümler olarak biliniyor.

Gülbahar Kültür imza attığı albümlerde yer alacak şarkıları uzun araştırmalar ve dinlemelerden sonra seçiyor. Çok bilinenlerin arasına her albümde mutlaka birkaç yeni ismi de dâhil ediyor. Onun bakışında ve müzikal anlayışında, umut vaat eden yeni isimler keşfetmek, onların şarkılarını derlemelerine koymak yaptığı işin en keyifli tarafı. Seçkiyi tamamladıktan sonra elindeki şarkıları art arta dizmekse en sancılı ama en yaratıcı süreç.


Kadri Karahan’la yaptığı röportajda*, yazarlıktan gelen kelime cambazlığıyla albüm derleme macerasını şöyle özetliyor Gülbahar Kültür:  “Tüm bunlar yaşanırken bazen kendimi dans gösterisine hazırlanan bir koreograf gibi hissediyorum :) Bazen de kısa filmleri toplayıp bunlar arasından beğendiklerini kendi kurgusuyla uzun metrajlı filme çeviren bir yönetmen gibi. Aslına bakarsan her seferinde başkalarının sırtından kendi bestelerimi yapıyorum :) Tüm bunların yanında en önemli kriter yaptığın işi sevmek ve sonuca en az senin kadar inanan bir ekip.”

Türkiye’de iki albümlük “Babylon Bar” serisine imza atan, bir dönem Açık Radyo’da program da yapan Gülbahar Kültür’ün “Turkish Pop Hits” başlığıyla hazırladığı serinin üçüncü albümü de geçtiğimiz günlerde piyasaya çıktı.


Albüm kartonetine bir göz attığınızda, yan yana asla düşünemeyeceğiniz isimleri ardı ardına sıralanmış görmek önce şaşırtıyor sizi. Şarkıları birbirinden bağımsız dinlediğinizde de bu ilişkiyi kurabilmek pek kolay görünmüyor. Ne var ki albümü başından sonuna dinlediğinizde her şey öylesine yerli yerine oturuyor ki; Gülbahar Kültür’ün deyimiyle “kısa filmler”, anlamlı ve çok etkileyici bir uzun metrajlı filme dönüşüyor. Kültür’ün asıl mahareti de bu zaten. Onun imzası olan albümlerin bunca ilgi görmesinin sırrı tam da burada saklı.

“Turkish Pop Hits Vol.III”, Mişa’nın Türkiye’de “single” olarak yayımlanan şarkısı “Bitti”yle başlıyor. Kapanışta ise Kahramanmaraşlı televizyon ve radyo programcısı Dvj Alper, yani Alper Taşlıalan’ın “Biri Gider Biri Gelir” adlı şarkısı var.

Burcu Güneş, Murat Boz, Murat Dalkılıç, Mansur Ark, Bengü, Volga Tamöz, Deha, Ayşe Özyılmazel, Ediz, Can Bonomo, Hepsi, Murat Eryalçın, Ebru Polat ve Aydilge de albümde yer alan diğer isimler.

Türkçe popüler müziğin farklı uçlarından, yaş ortalaması değil belki ama, müzikal çizgisi genç 16 ismin ardı ardına sıralanan şarkılarıyla albüm eğlenceli, hafif, hem dinlemelik, hem dans etmelik bir çizgide hiç teklemeden, zorlanmadan, dinleyeni çetrefilli yollara sokmadan, alabildiğine akışkan başlıyor ve bitiyor.
İçinde sevmediğiniz şarkılar, hiç dinlemediğiniz şarkıcılar yok mu? Benim vardı mesela. Ama nasıl çok lezzetli bir yemeğin içindeki sevmediğiniz bir muhteviyat (belki bir sebze ya da baharat) bütünün lezzeti içinde asla rahatsızlık vermezse damağınıza, burada da aynen öyle oluyor. Hele ki biraz pop severseniz, kulaklarınız bayram ediyor.
Gülbahar Kültür’ü Sadece Twitter’dan takip ederek bile kıvrak zekasına, dilbazlığına, müzikal duyarlılığına hayran olmak mümkün. İmzasını attığı işlerle Almanya’da adından çok söz ettirmiş ve halen ettirmekte olan bu Türk kızını ve yaptıklarını eğer hala keşfetmediyseniz, daha fazla gecikmeyin.
EYLÜL 2011

Yavuz Hakan Tok

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder