"Böyle Soğumaktan Haberim Yoktu"

Hande Yener - "Sahte"


Hande Yener geçenlerde “Cumartesi Sürprizi” adlı televizyon programına verdiği röportajda, bir yıl kadar önce kanser tedavisi gördüğünü açıkladı. Haberi görünce, şöyle bir kaldım, durdum, düşündüm. Hayat kimse için kolay değil. Allah’ın her günü kendimizi, yaşadıklarımızı, bulunduğumuz yerleri, aman da ne kadar çok eğlendiğimizi filan insanlara fotoğraflar ve videolar yoluyla gösterirken aslında çok insani bir şeyi kaçırıyoruz: Üzüntüyü, sıkıntıyı, derdi paylaşmayı… Yıllar sonra dönüp baktığımızda “Aslında o gün nasıl da canım yanıyordu,” diyeceğimiz ne çok neşeli, güzel, afili fotoğraf biriktiriyoruz kim bilir. Kimse bilemez. Çünkü paylaşmıyoruz. En “no filter” fotoğrafımız bile aslında (bir bakıma) “sahte”.  


Konuyla ilgisi yok, zaten Hande Yener de en çok annesi öğrenmesin diye saklamış hastalığını. Yine de zaman zaman bir insanı üzecek, kıracak cümleler kurarken, onun aslında neler yaşadığını bilmiyor oluşumuzun çok can sıkıcı bir tarafı var ve buradan bakınca, hayatta hep temkinli cümleler kurmak lazım diye düşünüyor insan.


Hande Yener’in yeni şarkısı “Sahte”, sözleri Berksan’a, müzik ve düzenlemesi Misha’ya ait bir şarkı. Onlar bir ekipler artık, bunun farkındayız. Nitekim “Sahte” de bu ekibin büyük yüzdeyle beraber kotardığı 2020 çıkışlı “Carpe Diem” albümünün bir uzantısı gibi. O albüme dair olumlu ya da olumsuz genel fikirleri bu şarkı için de yinelemek mümkün bu yüzden. İyi prodüksiyon, havalı düzenleme, kendini bulmuş bir Hande ve fakat arızalı şarkı sözleri.


Aslında sahte seven “Beni sahte sevme,” diyen mi? Sevişirken bazen orada olmama halinin itirafı bunu getiriyor akla. Yoksa karşı taraf sahte sevdiği için mi kopuyor hatlar? Bir soğukluk var, o belli; yani en azından “Böyle soğumaktan haberim yoktu,” derken kastedilen o olsa gerek. “Birbirimizden böyle soğuyacağımızı tahmin edemezdim,” demek istemiş muhtemelen ama belli ki söz cümleleri müzik cümlelerine sığmamış. Sadece o kısımdaki ifade bozukluğu değil mesele; şarkı boyunca köşeli sözler yuvarlanmıyor, akmıyor ve elde bir tek “Beni sahte sevme, sana bir gün böyle,” cümleleri kalıyor. Gerisine eşlik etmek zor ki bu da şarkının “hit” olabilmesinin önündeki en büyük engel.


Burasını geçersek, elimizde “so ‘80’s” bir düzenleme, ona keza ‘80’lere göndermeli bir klip var ki işin bu kısmı dinlerken ve izlerken beni gayet eğlendirdi.Bu ritimler, bu elektronik sesler, bu yürüyüşler bir kuşak için ne kadar modernse bir kuşak için de o kadar nostaljik aslında. Eh, bir şarkıyla iki kuşağa birden aynı anda hitap etmek de fena bir şey değil. Buna karşın “Sahte” eğer bir albüm şarkısı olsaydı; bence A1 olmazdı.     

Yavuz Hakan Tok

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder