Simge - "Ben Bazen"

BİR BAŞARI HİKÂYESİ


(2 Temmuz 2018 tarihinde www.hayatmuzik.com 'da yayımlanmıştır.)

Bir gazete röportajında “Miş Miş”in getirdiği başarının, aldığı yüksek tıklanma sayısının baş dönmesiyle bir süreliğine de olsa daha çok tıklanma hırsına kapıldığını anlatmış Simge. Sonrasında aslolanın tıklanma olmadığının ayırdına varmış ve hırsını bir kenara koyup müziğine odaklanmış. Bunu da itiraf ediyor.


Simge’nin yeni albümü “Ben Bazen”, geçtiğimiz günlerde DMC etiketiyle yayımlandı. 2011’de altı şarkılık bir mini albümle vokalistlik macerasını geride bırakıp solistliğe terfi etmişti Simge. 2014’den bu yana ise altı tekli yayımladı. Görünür bir biçimde tırnaklarıyla kazıyarak, çalışarak, emek vererek, her defasında üzerine bir şeyler koyarak geldi bu albüme kadar. Kabul etmeli ki bu bir başarı hikâyesidir.


Bu başarının en güçlü ayağı hiç kuşkusuz müzisyen Ozan Bayraşa idi Simge için. Pop müzikte bir ekip olmanın sayısız kere kanıtlanmış başarı garantisi Simge ve Ozan ikilisinde kendini gösterdi bu kez de. Şunu söylemeliyim ki Simge’nin kuşağında ve hatta ondan sonra bu işe başlamışlar arasında da ses rengi ve şarkıcılık tekniği ile Simge’den daha fazla ön plana çıkabilecekler yok değildi. Hâlâ da var. İşte o noktada her zaman söylediğim şey; doğru kariyer planlaması, zekâ, çalışkanlık gibi faktörler devreye giriyor.


“Ben Bazen” tam da bu bahsettiğim ekip çalışmasının bir ürünü. 12 şarkı ve 2 farklı versiyonun yer aldığı albümün belkemiğini Simge ve Ozan Bayraşa’nın yanı sıra Ersay Üner, Alper Narman ve Onurr oluşturuyor. Künyedeki hiç de yabana atılmayacak diğer isimler ise bu ekibin kurduğu müzikal dünyayı tamamlıyor.


Bu dünyanın tekdüze dönmediğini, farklı iklimler barındırdığını da söylemek lazım. Zira albümün ana matematiği bu mantık üzerine kurulmuş. Bugünün genç işi müziği, ritim ve armoni anlayışı ana eksen alınır ve yer yer Türkiye sınırları dışına da göz kırpılırken, melodik yapısı, sözleri ve düzenlemesiyle bize has popüler müziğin klişelerinden de vazgeçilmemiş şarkılar var albümde.


Bunun en belirgin örneklerinden biri albümün ikinci sırasında yer alan “Pes Etme” olabilir mesela. Şarkının sözlerini tek başına okuduğunuzda “cennetten dünyaya”, “aşk yolunda”, “iyi günde kötü günde” gibi beylik laflar doğrudan doğruya “Simge de mi düğün şarkısı yapmış yoksa?” sorusunu sorduruyor. Ne ki şarkıyı dinlediğinizde bambaşka bir şey duyuyorsunuz. Sözleri Alper Narman’a ait bu şarkının bestesi Ozan Bayraşa, Simge ve Ersay Üner ortaklığıyla yapılmış, düzenleme ise Ozan Bayraşa’nın elinden çıkmış.


Albümün açılışında yer alan ve hem isim hem de ilk klip şarkısı olarak seçilen “Ben Bazen”i çıkış için seçmek, doğrusu bu ya riskli bir karar olmuş. Zira bir “kaçış şarkısı” olarak adlandırılabilecek ve aslında zaman zaman hepimizin hissettiği duygulara tercüman olan bu Ersay Üner bestesinin içinde ne en ufak bir alaturka nağme var ne de sözlerinde iyi kötü bir aşk hikâyesi. Bu minvalde tutmuş şarkı pek azdır. Simge zoru deneyerek başlamak istemiş bu albüme ki bence mahsuru yok zira Ersay Üner’in besteci, Ozan Bayraşa’nın aranjör ve de Simge’nin solist olarak parıl parıl parladığı bu şarkı, belki ilk bakışta ticari değil ama albümün bence en iyi şarkılarından biri.


Söz ve müziği Mutitap’tan tanıdığımız Selim Siyami Sümer’e ait olan ve düzenlemesi yine Ozan Bayraşa tarafından yapılan “Ram Ta Tam”, albümün yukarıda bahsettiğim “Türkiye sınırları dışına göz kırpan” şarkılarından biri. Söz ve müziğin birbirini çok doğru tamamladığı bu şarkıda Simge diksiyonunu bozmadan da “genç işi” şarkı söylenebileceğini gösteriyor.


Sıradaki şarkı daha önce tekli olarak yayımlanan ve beklenmedik bir “hit”e dönüşen “Üzülmedin mi?” Ozan Bayraşa’nın düzenlemesiyle Ersay Üner’in bu bestesi ileride Türk popunun 2010’lu yıllarından hatırlanacak şarkılardan biri olacak; orası şimdiden garanti. Zira yayımlanmasının üzerinden aylar geçmiş, bu aylar süresince de her yerde karşımıza çıkmış olsa bile yine kendini dinletiyor. Ama işin daha güzel tarafı bu şarkının ilk kez bu albümde karşımıza çıkan akustik versiyonu. Albümün sondan bir önceki sırasına yerleştiren o versiyon şarkıyı bana bir kere daha sevdirdi desem abartmış olmam. “Mix”de yaylılar bir parça daha ön planda olsa, ‘80’li yıllardan birinde, bir Onno Tunç – Sezen Aksu şarkısı dinlediği hissine kapılmamak işten değilmiş (özellikle de ritim kompozisyonu nedeniyle.)


Albüm beşinci şarkıya geldiğinde dümeni bir parça ‘90’lara kırıyor. Sıradaki iki şarkı, melodi ve söz zenginliğinin önemli ve değerli olduğu o yıllardan çıkıp gelmiş gibi. Ve dahi Sezen Aksu prodüksiyonu albümlerden çıkıp gelmiş gibi.


Alper Narman ve Onurr ikilisinin elinden çıkmış “Hu”, Onurr’un 2017’de piyasaya çıkan ilk albümünde de yer alıyordu. Şarkının Ozan Bayraşa tarafından yapılmış bu düzenlemesi daha alaturka sularda seyrediyor. Kendi tarzı ve ekolü içinde uzun zamandır yapılmış en etkili şarkı denilebilir rahatlıkla. Onurr söylediğinde de böyleydi bu; Simge versiyonuyla da durum değişmemiş. Sadece söz ve melodi değil, enstrüman zenginliğiyle de göz kamaştırıcı.


Hemen ardından gelen “Ayrılık Yazması” da aşağı yukarı aynı tarzda bir başka şarkı. Gökhan tarafından yazılmış sözleri Simge bestelemiş, düzenleme bu defa Erdem Yörük’e emanet edilmiş.

Albümün bütünü içerisinde daha “orta yaşlı” duran bu iki şarkı, Simge’nin hedef kitlesini geniş tuttuğunun bir göstergesi gibi.


Nitekim bir sonraki şarkı “Aşkın Olayım” bu defa pop-“rock” bir çizgiden yürüyor. Bas yürüyüşü, “synth” solosu ve ritmiyle bu albüm için beklenmedik bir şarkı “Aşkın Olayım”. Söz ve müziği Onurr’a ait bu şarkının düzenlemesi yine Ozan Bayraşa tarafından yapılmış. Albümde şarkının bir başka versiyonu daha var. O versiyonun düzenlemesi ise bestecisi Onurr’un elinden çıkmış ve şarkı bu defa “deep house” bir çizgiye çekilmiş. Ne ki Onurr düzenlemeyi yaparken kendi albümünde bolca kullandığı muzipliklerden birini yapıp şarkının içinden bağlama da geçirmiş. Enteresan bir bileşim vesselam.


Albümün Alper Narman – Onurr ortaklığı ile yazılmış bir diğer şarkısı “İster İnan İster İnanma”, yine Ozan Bayraşa tarafından aranje edilmiş. Benim albümde en sevdiğim şarkılardan biri oldu bu. Parlak, aydınlık, ferah bir şarkı. Öte yandan zor da bir şarkı ve Simge’nin şarkıcı olarak kendini ziyadesiyle gösterdiği şarkılardan biri. Şarkının başında ve sonundaki sesler ve efektlerle bir konser atmosferine yerleştirilmesi ise eğlenceli olmuş.  


“İster İnan İster İnanma” bence albümün “hit” potansiyeli yüksek şarkılarından biri. Hemen ardından gelen “Öpücem” ise tartışmasız bir “hit”. Zira Grek havalı ve oryantal ritimli, üstelik de slogan sözlü bir şarkının tutmama ihtimali yok denecek kadar azdır memlekette. Bestesi Sezen Aksu’ya ait bu şarkının sözlerini Sezen Aksu ve Sibel Algan birlikte yazmışlar. Doğrusu şarkıyı ilk duyduğumda orijinali bir Yunan şarkısıdır diye düşünmüştüm ama öz be öz “İyonyalı” Sezen mamulü imiş meğer.


Dolayısıyla albümde Sezen izleğini takip eden üçüncü şarkı da bu. Ben olsam sıralamada bu şarkıyı diğer ikisinin arkasına koyar, türler arasında daha yumuşak bir geçişi tercih ederdim. Ve fakat bir Grek esintisinin ardından bir Akdeniz esintisi getiren “Yalnız Başına”nın yeri çok doğru. Söz ve müziği Çağrı Telkıvıran’a ait “Yalnız Başına”yı Serkan Ölçer düzenlemiş.


Bu çok bildik İspanyol yürüyüşlü şarkının ardından tekrar modern elektronik “sound” a geri dönüyoruz ve kalabalık bir ekip tarafından yazılmış “Kalp Kırmak”ı dinliyoruz. Şarkının sözleri Simge, Yasemin Özler ve Alper Narman ortaklığıyla yazılmış, bestesi Simge, Yasemin Özler, Çağrı Telkıvıran ve Ozan Bayraşa işbirliği ile yapılmış. Düzenleme ise Övünç Bayraşa imzası taşıyor. Belki bir “hit” değil ama albümün en etkileyici ve iyi şarkılarından biri “Kalp Kırmak”. Özellikle “Yankı”yı sevenlerin bu şarkıyı da seveceklerini düşünüyorum.


Albümün on dördüncü şarkısı bir “bonus”. Bir tek gitarla kaydedilmiş “Gülümseyişinle Uyandım”, kısacık, şirin, bir parça reklam filmi müziklerini andıran bir şarkı. Bir tane de günün yaygın eğilimi akustik ve “demo” tadında kayıtlardan olsun albümde diye düşünülmüş muhtemelen. 


Tıpkı müziğinde olduğu gibi, görsel tasarımda da işi şansa bırakmamış Simge ve albüm kapak ve kartonet fotoğraflarını ve tasarımını işinin en iyilerinden Nihat Odabaşı’na emanet etmiş. Kapakta müzisyen tarafına vurgu yapan bir Simge var ki bu da bu albüme yakışan bir görsel olmuş.


Toparlamak gerekirse; az buz emek harcanmamış, hem günü hem dünü yeterli dozda yakalamış, türünün gereklerine doğru hizmet etmiş, müzikalitesi sağlam, iyi bir pop albümü “Ben Bazen”. Simge önceki teklileriyle popun içinde kendine açtığı yolun gidişatını bu albümle gösteriyor. Bir yandan yerini sağlamlaştırırken bir yandan da bundan sonra yapabileceklerinin teminatını veriyor. Bize de bu başarı hikâyesini alkışlamak düşüyor.

TEMMUZ 2018

Yavuz Hakan Tok

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder