Çeşitli Sanatçılar - "20 Hit"

GERÇEK “HİT”LER VE “HİTÇİK”LER

Müzik piyasası büyük bir yüzdeyle dijital teklilere doğru yönelirken, toplama albümler en azından dijital teklileri CD üzerinde bir araya getirmesi açısından işe yarıyor. Yoksa toplama albüm mantığı, müzik “gurmelerinin” pek de tercih ettiği bir şey değil. Çünkü albümü yayımlayan firmanın kendi katalogundan, belki birkaç başka firmanın da desteğiyle bir araya getirdiği şarkılardan oluşan toplama albümler, genellikle bir müzikal beğeni bütünlüğü taşımaktan uzak oluyor.




Geçtiğimiz günlerde DMC tarafından piyasaya sürülen “20 Hit” adlı toplama albüm de bu genellemenin dışına çıkamıyor. Buna karşın albüm, popun bugününden ve yakın döneminden çok sayıda şarkıyı bir araya getirmiş olması, daha önce yayımlanmamış şarkılar da barındırması ve çift diskten oluşmasına rağmen tek disk fiyatına satılması nedeniyle Türkçe popüler müziği seven ve takip edenler için gayet cazip ve hatta arşivlik.


Albüm Nazan Öncel’in son şarkısı “Aşkitom” ile açılıyor. Söz ve müziği Öncel’e ait bu şarkı, yakın zamanda tekli formatında yayımlanmıştı ve CD baskısında da düzenlemesi İskender Paydaş tarafından yapılan tek versiyon vardı ki bu albümdeki versiyon da o. Ancak CD piyasaya çıktıktan kısa bir süre sonra Bahadır Şimşek tarafından yapılmış bir “Club Version”, bu kez sadece dijital platformlarda yayımlandı. Karışık bir iş vesselam…


Şarkıya gelince… Nazan Öncel ne yapsa seven ben ve benim gibileri bile hayal kırıklığına uğratacak türden, neden bilinmez. Etrafta yeterince “eğlendiren” şarkı ve şarkıcı varken, Öncel’den beklentimiz bu değil sanki. Hele bu şarkı sözleri hiç değil.


İkinci sırada “Yakarım Canını” ile Ajda Pekkan var. Alaturka versiyonuna bayıldığım bu şarkı, bu albümde yer alan düzenleme ile servis edilmişti. Bilmiyorum ticari açıdan bekleneni verdi mi ama ben şarkının bu haline hâlâ mesafeliyim.


Mustafa Sandal’ın şu sıralar klibi de çekilen “Ben Olsaydım”ı ise Sandal’dan uzun süredir beklediğimiz türden bir şarkı. Ama ne çare, klipte dans etmiyor bu defa. Oysa onun o çok kendine has dans stili ile bu şarkı çok iyi örtüşür, bizi “Bu Kız Beni Görmeli”, “Araba”, “Aya Benzer” günlerine geri döndürebilirmiş.


Emrah Karaduman’ın “Toz Duman” albümünden alınmış bir şarkı var dördüncü sırada: Demet Akalın’ın seslendirdiği “İntikam”. Bence Akalın’a yakışmayan bir şarkıydı bu. Ben olsam, illa Emrah Karaduman albümünden bir şarkı seçmem gerekiyorsa, Murat Dalkılıç’ın seslendirdiği “Kırk Yılda Bir Gibisin”i seçerdim. Ya da Demet Akalın’ın albümünden bir şarkı, mesela henüz klibi çekilmemiş “Çalkala”, bu seçkide daha parlak durabilirdi.


Simge’nin “Miş Miş”i bu yazın en çok ses getiren şarkılarından biri olarak albümün adındaki “hit” kelimesinin karşılığını verenlerden.


Tuğba Yurt’un seslendirdiği “Oh Oh” da iki farklı versiyonuyla CD formatında da yayımlanan tekliler arasındaydı. Bu albümde Serkan Balkan düzenlemesi kullanılmış. Tuğba Yurt yeni kuşak arasında dikkat çekici şarkıcılardan biri ama henüz tam olarak yolunu çizebilmiş değil; hâlâ deneme yanılma aşamasında. “Oh Oh”, belli ki epeyce ses getirmiş “Sakin Ol”un başarısını tekrarlaması için düşünülmüş bir ikinci “cover” ama düzenleme, Sezen Aksu versiyonuna o kadar benzer ki, şahsen ben dinlerken en ufak bir heyecan duymadım. Aksu’nun 2000’lerin başındaki o epeyce yorgun sesinin yerini Tuğba Yurt’un genç ve gürül gürül sesi almış almasına ama sanki aynı altyapı üzerine söylenmiş şarkı; dolayısıyla da bugüne güncellenmemiş.


Birinci diskin sekizinci sırasında “Ayıp Yani” adlı şarkısıyla Sinan Akçıl var. Şubat ayında neredeyse tamamı yavaş şarkılardan oluşan “Best Of Aşk” albümünü yayımlamıştı Akçıl. Şarkıcılık kariyerinin en eli yüzü düzgün albümü olmasına rağmen üzerine fazla oynamadı ve yazı kaçırmamak için iki şarkı ve bir farklı versiyondan oluşan “Ayıp Yani” teklisini yaz başında piyasaya sürdü.


Orijinali 2010 yılında Mısırlı şarkıcı Mohamed Hamaki tarafından seslendirilen “Fe Hodn Enek” adlı şarkının Türkçe versiyonu “Ayıp Yani”nin sözleri Sinan Akçıl tarafından yazılmış. Türkiye’de kolaylıkla kulaklara yer edebilecek melodisi, ritmi, düzenlemesi ve Akçıl’ın hedef kitlesinin kullandığı türden, “tiki” bir Türkçeyle yazılmış sözleri, şarkıyı kolaylıkla radyo-kulüp-plaj üçgeninde çalınır kıldı haliyle. Ama bir müzik şaheseri değil takdir edersiniz ki. Üst başlığımız “hit” olunca, albümde bu şarkının yer almasının yadırganacak bir durumu yok.


Nitekim 2014 yılında yayımlanan Ozan Doğulu “130 BPM Moderato” albümünün Ajda Pekkan, Kenan Doğulu ve Gülşen gibi isimleri geride bırakarak en büyük “hit”i haline gelen “Hoşuna mı Gidiyor?” da bu sebeple albüme konulmuş olmalı. Şarkı o kadar tuttu ki, etinden sütünden ne kadar faydalanılsa o kadar kâr getirir oldu. Yoksa Ece Seçkin’in 2015 yazında çok çalınan ve dinlenilenler arasına giren “Aman Aman”ı yerine bu şarkının seçilmiş olması başka türlü açıklanamaz.


Sırada ardı ardına daha önce yayımlanmamış iki şarkı var. İlki Melis Kar’ın seslendirdiği “Yerin de Dolmuyor ki”. Söz ve müziği Süleyman Billor’a ait bu şarkının düzenlemesi Ozan Doğulu tarafından yapılmış. Arabesk esintili sözleri ve melodisiyle kolay akılda kalıcı bu şarkıya Ozan Doğulu da belli ki üzerinde fazla zaman harcamadan, son derece basit bir düzenleme yapmış. Nasılsa şarkı kendi kendine yürür diye düşünmüş olmalı. Yoksa en basitinden, şarkının sonlarına doğru nakaratı bir kez de “flanger” efektiyle geçmek gibi 10 yıl öncesinde kalmış bir numaraya neden ihtiyaç duysun?


2014 yılında yayımlanan ilk albümüyle dikkat çeken Melis Kar, bu şarkıda da ne kadar iyi bir sese ve şarkıcılık yeteneğine sahip olduğunu bir kez daha gösteriyor ki şarkıdan yanımıza asıl kâr kalan da bu oluyor.


İlk diskin son şarkısı, yine daha önce yayımlanmamış bir şarkı. Oyuncu Tuvana Türkay’ı şarkı söylerken  ilk kez yine bu yıl piyasaya sürülen ENBE “2015” albümünde duymuştuk. Üstelik o albümde seslendirdiği “Ara Ne Olursun” adlı şarkının söz ve müziği de kendisine aitti. Hafif, naif, küçük ama kulağa hoş gelen bir şarkıydı “Ara Ne Olursun”. Ne var ki Tuvana Türkay’ın şarkıcı olarak kendini ispat için epeyce çalışması gerektiğini düşündürüyordu dinleyene. Bu albümde ise Türkay’ı Levent Yüksel’in meşhur “Tuana”sını söylerken dinliyoruz.


Kendi adını taşıyan bir şarkıyı seslendirmenin bir esprisi var, kabul ama şarkı da alelade bir şarkı değil ne çare. Haliyle düzenlemeyi yapan Mustafa Ceceli, Paco De Lucia’nın bu delibozuk bestesini Tuvana Türkay’ın şarkıcılık sınırları içine çekebilmek için olabildiğince ehlileştirmiş. Şarkının giriş kısmını tamamen çıkarmış mesela. Nakaratları bolca vokalle desteklemiş. Şarkının bütün ihtişamını gitmiş bu yüzden de; sıradanlaşmış. Maksat hâsıl olmuş o ayrı. Tuvana Türkay’ın şarkıyı bu haliyle seslendirmesinde kulak tırmalayan bir durum yok. Eğer şarkıyı ilk defa duyuyor gibi dinlerseniz, hoşunuza da gidebilir. Ama Levent Yüksel versiyonunu bilen ve sevenler için bu versiyonun ne tadı var ne tuzu.


Albümün ikinci diskinin ilk şarkısı Sibel Can’dan. Bu aralar Sibel Can’ın (ya da bağlı bulunduğu DMC’nin onun adına) nasıl bir strateji izlediğini anlamak mümkün değil. 2014 yılının Temmuz ayında “Kış Masalı”nın bir “remix”i yayımlanmıştı; 2015’deki ilk Sibel Can işi ise “Hangimiz Sevmedik” şarkısının dijital teklisi oldu. Ne oldu ne bitti demeden bu defa da iki şarkılık bir teklinin haberi geldi ama o iki şarkının biri, Tarkan bestesi “Bir Parmak Bal” çıktı piyasaya sadece. Diğer şarkı hâlâ beklemede; “Bir Parmak Bal” ise fena mı fena…

Ben Sibel Can’dan “İncir”i söylemesini beklerdim ama herhalde onu Linet kapınca cazip olmaktan çıktı; yoksa kaçırmazdı, adım gibi eminim. Nitekim “Kış Masalı”ndan sonra Sibel Can’a yeni bir hazır “hit” lazımdı ki, “Hangimiz Sevmedik?” imdada yetişti.


Biliyorsunuzdur, sözleri Ali Tekintüre’ye, bestesi Ali Osman Erbaşı’na ait “Hangimiz Sevmedik?”, Müslüm Gürses tarafından 1994 yılında seslendirilmişti aslında. Gürses’in o yıl yayımlanan ”Senden Vazgeçmem” adlı albümünde yer alıyordu. O yılların pop furyası içinde sıkı arabesk takipçileri dışındakilerin pek de dikkatini çekmeyen şarkıyı daha sonra şarkının söz yazarı Ali Tekintüre, sonra Oğuz Yılmaz, Niran Ünsal aldı albümlerine. Müslüm Gürses’e saygı albümü “Baba Şarkılar”da ise Kubat söyledi. Belki başka söyleyenler de olmuştur arada; arabesk şarkılar öyle ağızdan ağza çok dolaşır malum. Ancak enteresan bir biçimde şarkı asıl patlamayı 2015 yılında yaptı.


Hangisi daha önce ona çok emin değilim ama birbirlerine çok yakın tarihlerde, yani Şubat 2015 sularında “Hangimiz Sevmedik?” hem Beş Kardeş dizisinin jenerik müziği oldu, hem de içinde Zafer Algöz, Hakan Altun ve Umut Kurt’un da bulunduğu bir ekibin çektiği ev videosu sayesinde şarkının “intro” melodisinden türetilmiş “Demba Ba”lı versiyonu bir anda dillere düştü, tribün sloganı haline geldi. Haliyle de her şarkıcının sahne repertuarına hemen girdi. Albümlere girmesi de kaçınılmazdı. Sibel Can da hiç vakit kaybetmedi.

Şarkının bestecisi Ali Osman Erbaşı tarafından yapılan bu düzenlemesi son derece güzel. Sibel Can’ın abartısız, sakin ve telaşsız yorumu da öyle. Adeta bir pop şarkısına dönüşmüş “Hangimiz Sevmedik”. Hatta denilebilir ki, piyasadaki birçok pop şarkısından daha pop olmuş.


Sırada Cem Belevi’nin “Sevemez Kimse Seni”si var. Söz ve müziği Suat Sayın’a ait bu popüler alaturka klasiği, bizim kuşak için epeyce eskitilmiş olsa da, kabul etmek lazım ki bu ve benzeri şarkılara çok da aşina olmayan bir kuşak da yetişti. Emirhan Cengiz’in düzenlemesi ile şarkı, günümüz Türk popu içerisinde derli toplu bir “hit” adayına dönüşmüş. Belevi’nin doğru pazarlanamamış ilk albümünden sonra yola yeniden koyulmasının ilk adımı ENBE “2015” albümüyle olmuş ve o albümde söz ve müziği kendisine ait “Günaydın Sevgilim”, yeni bir düzenleme ile yer almıştı. Ondan önce bir de Ayshe ile yapılmış “Kim Ne Derse Desin” düeti var ama onu saymıyorum bile. 


Bugünlerde yeni bir şarkısı daha yayımlanacak olan Cem Belevi’nin bu şarkı ve özellikle de şarkının Santorini’de çekilmiş afili klibiyle arttırdığı tanınırlık yüzdesi, yaz aylarında başrolünde oynadığı dizi ile daha da yükseldi. Bundan sonrası nasıl devam edecek, ben de merakla bekliyorum.


ENBE “2015” albümünün lanse ettiği genç yıldızlardan biri de Haydar Yılmaz’dı. İşte o albümdeki Haydar Yılmaz şarkısı “Hiç Halim Yok”, bu albümde de çıkıyor karşımıza. Söz ve müziği Yılmaz’a ait bu şarkının düzenlemesi Alişan Göksu tarafından yapılmış. Haydar Yılmaz, “Kangren” adlı şarkısıyla internette kıyametler koparmıştı bir dönem. O şarkı daha sonra Doğa tarafından seslendirildi ve Haydar Yılmaz da ona eşlik etti. Yılmaz’ın iki şarkılık ilk solo teklisi ise 2014 yılının sonunda DMC etiketiyle yayımlanmıştı. Ancak o iki şarkıdan ziyade “Hiç Halim Yok”un daha fazla ses getirdiği söylenebilir. Her ne kadar “Hiç Halim Yok”, çok bildik kalıplar üzerine inşa edilmiş bir şarkı olsa da, kendine has ses rengi ile popta farklı bir erkek şarkıcı profili çizeceğini düşündüğüm Haydar Yılmaz’ın ilk albümü de merakla beklediklerim arasında.   


Albümün ağır toplarından biri var sırada: Ayşegül Aldinç’in uzun zamandır beklenen yeni şarkısı “Bir Tek Gördüğüm”. Bu şarkıya varana dek, benim de bir kısmına şahit, bir kısmına ise dâhil olduğum bir süreçten geçti Aldinç sahiden de. İnce eleyip sık dokudu, kılı kırk yardı; bu arada biz onu sevenlere de oturup beklemek düştü.


İyi ki öyle yapmış ama. Çünkü Mabel Matiz’in söz ve müziğini yazdığı ve kayıtlarda da vokal yaparak eşlik ettiği “Bir Tek Gördüğüm”, Ayşegül Aldinç’in hem o hep temiz kalmış, hiç yanlış yola sapmamış müzikal çizgisi içerisinde doğru bir yerde duruyor, hem de bugünün dinleyici eğilimlerini kendi meşrebince çok doğru bir yerden yakalıyor. Uzun sürmüş bir müzik kariyerini sırtlananlar için çok zordur bu denklemi kurabilmek. Gerek son yılların en yaratıcı ve karakteristik şarkı yazarlarından biri olan Mabel Matiz’in şarkısı, gerekse Aldinç’in o şarkıyı sesi, kimliği ve görselliğiyle taşıma biçimi, benzeri az bulunur bir mükemmel uyumun izlerini sürüyor.


Albümün üç yeni şarkısından bir diğeri de ikinci diskin beşinci sırasında çıkıyor karşımıza. Murat Dalkılıç ve Zeynep Bastık, Dalkılıç’ın söz ve müziğini yazdığı “Ben Kalp Sen adlı şarkıyı birlikte seslendiriyorlar. Bu ikiliyi daha önce Murat Dalkılıç’ın 2012 çıkışlı “Bir Güzellik Yap” albümünde, “Lüzumsuz Savaş” adlı şarkıda dinlemiştik. Şarkı epeyce de ilgi görmüştü o dönem. Sonra Zeynep Bastık, “Fırça” adlı şarkısıyla solo olarak da çıktı karşımıza. Emrah Karaduman’ın “Toz Duman” albümünde ise bir Fatih Erkoç “cover”ı olan “Cefalar”ı seslendiriyordu Bastık.


“Ben Kalp Sen” de tıpkı “Lüzumsuz Savaş” gibi Batı formunda, bir parça “rock” tınıları taşıyan bir şarkı. Ancak onun kadar “hit” potansiyeli taşıdığı söylenemez. Zeynep Bastık teknik açıdan iyi ama duygusu eksik, soğuk bir şarkıcı. Dalkılıç ise bütün o civcivli pop şarkılarının arasına serpiştirdiği bu tarz şarkılarla müzisyenliğine vurgu yapıyor.


Reyhan Karaca, 2014’ün sonlarında yayımlanan “Sobe” teklisiyle kelimenin tam anlamıyla bir “yeniden doğuş” sürecine girmiş ve gerçekten ben dâhil herkesi şaşırtmıştı. “Sobe”nin ardından yayımlanan “Şans” ise bu sürecinin ikinci aşaması olarak planlanmış ve hakikaten şarkının klibi, Karaca’nın görselliği bu planı bütünlemişti. Ne ki söz ve müziği Ayla Çelik’e ait “Şans”, ortalama bir pop şarkısı ve James Hayden Gallagher’ın düzenlemesine rağmen Türk popu sularının dışına çıkamıyor. Sanırım fazla Batılı “Sobe”den sonra “Şans”la bir denge kurulmak istenmiş ama böylesi şarkılardan o kadar çok var ki etrafta, ben kendi adıma pek de heyecan duymadım dinlerken.


Reyhan Karaca’nın ardından Selen Erkmen’in “Yenisine Sağlık” ve Ece Gürsel’in “Aptal Olma” adlı şarkılarıyla devam ediyor albüm. 


Her iki şarkı hakkında da tekli olarak yayımlandıkları günlerde fikir beyan etmiştim; o yüzden tekrara düşmüyor, meraklısına yine bu siteden okuyabileceklerini söyleyerek sıradaki şarkıya geçiyorum.


Barış Erdem’in ilk solo teklisi “Kafam Güzel”, 2014 sonunda yayımlanmıştı. Şarkının Armageddon Turk tarafından yapılmış “Discopathe Mix”i ise geçtiğimiz Temmuz ayında iTunes üzerinden satışa sunuldu. Bu albümde işte o versiyon yer alıyor.


Barış Erdem, yeni nesil Türk popunun (Türk popuna benzemeyen Türk popunun) öncülerinden biri olmaya aday. Nitekim “Kafam Güzel”in özellikle bu versiyonu bu iddiayı doğrular nitelikte. Armageddon Turk, yani Orkun Tunç ve Doruk Öztürkcan, daha önce Nazan Öncel ve Teoman gibi isimlere yaptıkları “remix”lerle dikkatleri üzerine çekmişti. İkili, Pet Shop Boys gibi dünyaca ünlü bir gruba “remix” yapmış ve albümlerine girmiş olmalarıyla da biliniyor. Türkiye’de pek yazılıp çizilmese de, yurt dışına yönelik çok sayıda çalışma içerisindeler. Bu da Türkiye’de yaptıkları işlere yansıyor haliyle. Tamamen yüzü Batıya dönük, taze soluklu… Hâl böyle olunca, “Kafam Güzel”, albüm içerisinde son sıralarda yer almasına rağmen, havayı değiştiren şarkılardan biri olarak göz dolduruyor.


Ve “20 Hit” albümünün kapanışını Ayşe Özyılmazel ile yapıyoruz. Söz ve müziği kendisine, düzenlemesi Bora Uzer’e ait “Roket”, tipik bir Özyılmazel şarkısı olarak umduğumuzdan fazlasını vermemişti. “Hit” miydi? Bence değildi ama bu albüme girmesine de şaşırmamak lazım. Ne de olsa reklam ve pazarlama “gücü” nedeniyle şirketi tarafından sevilen bir “gazeteci-şarkıcı” Ayşe Özyılmazel.


Sözün özü, gerçek “hit”ler ve “hitçik”lerle oluşturulmuş, toplamda 2014-2015 yıllarının ana akım Türkçe popu konusunda bir fikir verebilecek, meraklısını da memnun edecek bir albüm “20 Hit”. Bu, albüm kıtlığında buna da razı olabiliriz galiba.


EYLÜL 2015

Yavuz Hakan Tok

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder