Mabel Matiz - "Ya Bu İşler Ne?"


(29 Ağustos 2017 tarihinde www.hayatmuzik.com 'da yayımlanmıştır.)

Bir arkadaşım geçenlerde şahane bir şey söyledi: “İnsanlar seni ilk nasıl tanımışlarsa onların gözünde öyle kalıyorsun. Sen başka bir yere gelsen de seni hâlâ orada sanıyorlar, orada görüyorlar. Tıpkı çocuğunun senin gözünde hep bebek kalması gibi,” dedi. Şahsi tanışıklıklar, ahbaplıklar ve dostluklarsa söz konusu olan, sahiden de böyle bu. Ama o ahbaplıklar bir mesafe dâhilindeyse ve senin o kişiye uzaktan da bakabilme şansın varsa işin rengi değişiyor.


Mabel Matiz benim için öyle. İlk albümünü çok sevmiş, uzun uzun yazmış, sonra tanışmış, ahbap olmuştum. O günlerde iyi niyetli, hevesli, bir yandan kendinden emin ama bir yandan da henüz önündeki yolun onu nereye getireceğini tam olarak kestiremeyen bir genç adamdı Mabel. Benim için bir Mavi Işıklar konseri sonrası bir kafede ortak arkadaşlarımızla birlikte oturup sohbet ettiğimiz, Beyoğlu’ndaki küçücük bir mekânda albüm sonrası ilk konser heyecanına şahitlik ettiğimiz ya da ikinci albümünü ilk kez dinlemek üzere Erekli Stüdyosunun o uhrevi atmosferinde bir araya geldiğimiz Mabel’dir Mabel Matiz. Sonra ben onun büyüdüğünü gördüm. Bir yerlerde karşılaşmak dışında bir araya geldiğimiz hiç olmadı yıllar içerisinde; belki iyi de oldu. Belki çok yakından bu kadar net göremezdim.


Mabel’in yeni teklisi “Ya Bu İşler Ne?” geçtiğimiz günlerde DMC etiketiyle yayımlandı. Ve ben onun ne kadar “büyüdüğünü” bir kez daha görmüş oldum.

Başından beri hep kendine ait bir tavrı, tarzı, sözü, melodisi, dili vardı Mabel’in. Ne çare ki bunun fark edilmesi için “Sultan Süleyman”ı söylemesi, “Aşk Yok Olmaktır”a klip çekmesi gerekiyormuş. Geniş kitleler bu “cover”lar sayesinde Mabel’e aşina oldu, gerisi çorap söküğü gibi geldi. Ama Mabel bu süreçte hep üzerine bir şeyler koyarak ilerledi. Daha doğru şarkı söylemeye, sesini daha doğru kullanmaya başladı, müziğine yeni renkler, sesler kattı ve her bakımdan gözle görülür biçimde daha cesur davranacak bir konfor alanı yarattı kendine. Bu şarkı ve klip de bunun ispatı.


Önceki albümlerine kıyasla, özellikle şarkının düzenlemesi bakımından ileriye doğru gitmiş, yeni sulara yelken açmış “Ya Bu İşler Ne?” ile Mabel. Yüzünü doğrudan popa dönmeden, popun renkli ve şatafatlı tarafını kendi müziğine yedirmiş. Bunu klibi ve görselliğiyle de vurgulamış diye de düşünebilirsiniz, bu klip ve görsellikle kendini artık çok daha net ifade edebilecek güce erişmiş diye de. Nitekim klip yönetmenliğine ortak olması da buna işaret.


Önümüzdeki süreçte gelecek yeni albümün de habercisi bu şarkı. Ve o albümün tarzının, biçiminin. Bu da işi daha heyecan verici, merak uyandırıcı kılıyor.

AĞUSTOS 2017 

Yavuz Hakan Tok

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder